İnsanın kaşıntısı olması ve o kaşıntıyı kaşıyan yavşacıkların gaz takviye yapması; şahsiyetsiz İndirakadri’nin her mağlubiyet seferinde sil baştan yapma dürtüsünü kıpraştırıyor!
Yüzsüzlüğü, utanmazlığı, ahlaksızlığı ele almış, şahsiyetsiz, onursuz, omurgasız, beyinsiz insanların şahsiyetten bahsetmesi ve koşarak hadi yüz yüze tanışalım diyerek, toplumsal bir olayı kişiselleştirme sevdasına girmesi ve bir o kadar da yalakalaşmış yavşacık yandaşlar bulması; insanın ve insanlığın ne kadar yozlaştığının, kalitesizleştiğinin açık ve net bir göstergesi olmuştur!
Başka bir kimlikle 12-13 yaşında bir kızdan (bebeden) bahseden ve ilkokul çağlarındayken bu sübyanı üryan olarak hayal edip ilişkinin boyutlarını çizme edepsizliğini gösteren ve bunu bir meziyetmiş gibi binlerce insanın yazıp okuduğu bir sitede anlatan şahsiyetsiz sapık ruhlu birinin, halen etrafında kendisini alkışlayacak, yavşacıkların, yalakoşların, kendini edebiyatçı sanıp ünlü gazetelerde yazdıklarıyla övünen veya çıkardığı kitapların adını sayıklayan, veya edebi eserleri ile övünen, zihniyeti cenabet gezen kankaloş insanların bulunması; hakikatten dünyanın ahlak çivisinin çıktığının açık ve net olarak göstergesidir!!!
“Binbirsurat” gibi kılıktan kılığa girerek özellikle dul bayanları takip eden ve onlara hem gerçek ismi ile hem müstear ismi ile sazlı sözlü tacizde bulunan, yorum yazıp nabza göre şerbet dağıtan, şerbetçi başının ahlak anlayışını belgeleriyle gözler önüne sermiş olmama rağmen... halen utanmadan ortalıkta dolaşması; bu şahsiyetsiz şahısın mezhep anlayışını gözler önüne sermektedir.
Abidik kubidik yaparak kıvırmayı âdet edinmiş, utanması arlanması olmayan bu şahsiyetlere sorsanız... Onlar için "namus" kutsaldır ve bunun için kan davası güdülür! Ama erkek oldukları için bütün namussuzluk, adilik ve ahlaksızlık bunlara ne hikmetse caiz oluyor!
Kuyruk acıları kangrene dönmüş, başrol ve eteklerinde dolaşan figüranları, yazı diye sçtk’ları alakasız kelime ve cümlelerden oluşan yazılarda; entelektüel görünmek için garip kelime ve cümleler icat ediyorlar. (yazımın içinde örnek verdiğim türden), satır aralarına laf sokmaya çalışmak için kıvranmaları; ellerinde karşı tarafı zorda bırakacak bir bilgi veya belge bulamamalarından kaynaklanıyor!
Birbirlerine yalakacılık ve yavşacılık ile destek çıktıklarında iyi bir şey yaptıkları sanısı ile birbirlerine zafer öpücükleri göndererek aslında birbirlerine ne kadar hissi (!) duygular ile bağlandıklarını anlatmaya çalışıyorlar. Allah muhabbetlerini arttırsın!!! Bu gidişle Fransa’da ki medeni kanun özgürlüğünü elde etmek için yazılar yazarlarsa hiç şaşırmam!!!
Halen bu şahsiyetsiz ve şahsiyetsizlerden medet uman insanların, fikir üretip; topluma faydalı insan imajı çizmelerine, inanın aklım sırrım ermiyor! Teşhisi koyduğumuzda olayın ciddiyeti aklıselim insanlar üzerinde darbe etkisi yarattığını ve birçok kişinin kendini çektiğini biliyorum! Olayların vahametinin farkında olmayan ve araştırma gereği duymayan inanmış veya işine gelmiş (!) aynı model ve marka müritlerin desteği ile ayakta durmaya çalışan bir ruh var karşımızda!
Kendini önemli bir şahsiyetmiş gibi algılayan ve algılanması için kendi kendine methiyeler düzen bu şahsiyetsiz şahsiyeti araştırma gereği duymayan müritleri, kişinin güncel konularına takılıp, asıl müstear kimliği ile sahip olduğu düşüncesinden habersiz veya habersizmiş gibi davranmaları, onlarında nasıl riyakar olduklarının açık ve net göstergesidir!!!
Gerçekte; ahlaksızlığını bir şeytan kurnazlığı ile gizleyip, güncel konular ile insanları tava getirip kafasındaki planı gerçekleştirmeye çalışan bu zihniyeti biz yıllarca Türk filmlerinde çok gördük! Nuri Alço veya sapık Coşkun tiplerinin... içine uyku ilacı kattığı içkiyi tuzağına düşürdüğü insanlara tatlı dille vermesi gibi!
Bu şahsiyetlerin şahsiyetsizliği; başkalarını anlatıyormuş gibi kendilerini anlatmaları daha önce yazıp sildikleri yazılarından sabittir. Yazdıkları konularda başarılı olmaları, birebir kendilerini anlattıkları içindir!!! İsteyene istediği model yazısının kopyasını verir, başkasına kullandığı her hakaret edici kelimenin, kendisi tarafından yapıldığını ve o zaman da şu anki yalakoşların %80 i tarafından alkışlandığını ispat edebilirim.
Bu vesile ile kendisi ve yalakoşları hakkında bana düşündüklerimi yazma fırsatı verdiği için Arsen Lüpen İndirakadri ye teşekkür ederim!!! İş, tribünlere oynamak ise; değil yedi bin; bu ahlaksızlığı protesto edip edebi yazılar ve yorumlar yazacak yüz binlerce tribün dostlarım var benim!
Fakat ne benim ne de başka birinin buna ihtiyacı var. Yazılıp silinenler tekrar yayınlanırsa, kişinin, kişiliksizliğini gösteren yazıları Türkiye çapında ses getirir! Sayfasındaki dört adet yüzsüz, yüzüne yeni bir yüz daha eklemek için manda derisi kullanmak zorunda kalır!
Her bir acıtasyon cümlesine bir veya birkaç makale yazılmasından şizofreni duygular ile doyuma ulaşan bu şahsiyeti doyurmak; bizim gibi yazarlara nasip olduğu için kimbilir belki de çok şanslı sayılırız! :) Bu kadar dünya meselesinin hıncını kendisinden çıkarttığımız için belkide ona teşekkür etmeliyiz! Bilirsiniz, bizim atalarımız bu gibi durumlarda yanlarında şamar oğlanı gezdirir, sıkıntıları olduğunda buna bir tane çakardı!
Bizimde dünya kadar sıkıntımız olduğunu anlayan muhterem, kendisine bir tane çaktırmak için satır aralarından mesaj gönderiyor olmuş olamaz mı? Kendisine kendisi hakkında sayfalarca brifing verebilirim ama anlama zorluğu çekiyor (!) çünkü kafa taş kafa!
Her defasında şansını tuzağına düşürmeye çalıştığı yeni yazar namzetleri üzerinde denemeye çalışan bu şahsiyetsiz şahsiyeti ciddiye alanları ciddiye almam veya almamız etik olarak mümkün mü? Tabi ki değil. Bu konuda yardım isteyen insanlara sadece iftira türü yoz bir düşünce içinde değil muhatabın yediği... naneleri göstermek kaydıyla yardımcı olabilirim.
Şahsiyetsiz şahsiyetin sıkıştığında insanları nasıl tehdit ettiği daha önce yazılmış ve sonra alışkanlık edindiği üzere sildiği yazılarla sabittir.
Bakın gelen tepkilere göre yazdığı yazısını değiştirmeye kalkan bu yazarımızın kıvrıkoş durumunu gösteren bir kanıttır "Kıskançlık, hınç, kin ve hırs" yazısı. Ama sildiği için orijinalini göremezsiniz! İlla da okumak isterseniz bana bir mail atmanız yeterli. Hatta yazımda ağır hakaretler bulduğunuz yerlerin aslını öğrenmek için soru sormanız veya kanıt istemeniz durumunda size hemen elimdeki belgeler gönderilecektir. Her zaman daha fazlası vardır.
Yeter ki yorum yazdığınız kişiyi iyi tanıyın. Onun için kendi kredinizi harcamayın! Elin ağzı çuval değil gördüğünü yazar, “silinir” diye keser saklar! Hiç kimse “melek” değildir ama siz göz göre göre şeytanın tanışma, yüzleşme, dostlaşma, arkadaşlaşma, çay ve sohbetleşme dileklerine kanmayın. Yılanı gördüğünüz yerde kafasını ezin!
Bu gün yüz isterler yarın astar....benden şimdilik bu kadar...Tüm sağ duyulu arkadaşlara selamlar... Sol duyulular gücenmesin onlara da selamlar.... :))
Muhatabıma özel: İyi geldi mi?
Kankasına: Okuyucu karar verir!
Mal müdürüne: Bir fikrin var mı?
Not: "Şahsiyetsiz İndirakandi" başlığının resimle alakası yoktur. Alaka yazının muhatabıyla sınırlıdır.
